Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ekim 12, 2014 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

MAVİ TULUM /Renaud (*)

Suphi Nejat Ağırnaslı’nın anısına…. Yavaşça kapattı kapıyı ‘’Anne’’ uyanmasın diye Fırlattı Humanit é ’yi kanapenin üstüne Kedinin yanına Gitti çöktü bir köşeye Başı ellerinin arasında 50 yaşında, ihtiyar sayılmaz Ama n’apacak bu mavi tulumunu Sefertasını ve kasketini Bütün hayatı o torbanın içindeydi… Hep kederli yıllarını düşündü Ellerinde hala makine yağı Sonra bir de oğlu aklına geldi O berhava etmek istemişti her şeyi Oğlan yokken patladı her şey Acısız gürültüsüz Allah’tan hayır gelmez N’apacak bu mavi tulumunu Amele kollarını Bütün hayatı alın terindeydi Neden bugün aklına geldi oğlu On yıl olmuştu çekip gideli ‘’Ben kaçıyorum, sen bitmişsin, Bir köle gibi kalacaksın’’ Görüyor musun evlat Bugün ben bir hiç’im… Hala canı çok sıkkın N’apacak bu mavi tulumunu Kızıl Bayrağını, Lenin’ini Bütün hayatı üzerinde çalıştığı makinedeydi Belki de uyandıracak ‘Anne’yi Ve diyecek ki ona: ‘’Yine mektup yok ama

Sizin hiç kafanızı kopardılar mı?

TÜRK MEDYASINDA KOBANE DİRENİŞİ VE ÇARPITMALAR ·        İktidar yanlısı gazete ve televizyonlar, medyatik gerçeği kurarken, ‘IŞİD iyi, PKK kötü’, ‘Biz şahane, HDP berbat’ imajını sunuyor. Bu arada yüzbir gerçeği gizliyor. En vahimi de nefret söylemiyle Kürt düşmanlığını kışkırtıyor. Türk egemen medyası, adı üzerinde egemenlerin, hatta egemenin medyası. Bu nedenle egemenlerin medyasında, yayınlananları, yayınlanmayanları taradığımızda, iktidarın düşüncelerini, siyasetlerini hatta açık-gizli niyetlerini okumak mümkün. Bunu yaparken sadece egemenlerin demeçlerini incelemek yetmez. Konuya ilişkin haber neden ve nasıl yazıldı? sorusuna da ayrıntılı yanıtlar vermek gerekir. Köşe yazılarının altında yatan mantığı de deşmek lazım. Türk egemen medyasının yapısını sökmek için, yani eleştiri için, elimizde iki araç var: Sosyal medya ve yabancı basın. Facebook ya da Twitter’da güvenilir kaynakların olay yerinden verdiği bilgiler, hele bir de video, fotograf ya da ses kaydı da içeriyors